İngiltere, bir yandan sağlık hizmetlerinin kalitesi ile övünürken, öte yandan artan bekleme süreleri ve yetersiz kaynaklar nedeniyle trajik bir duruma tanıklık ediyor. Son günlerde, hastanelerde "ölüm sırası" olarak adlandırılan bir kavram öne çıkmaya başladı. Yüzlerce hasta, kritik tedavileri beklerken hayatlarını kaybetme riskiyle karşı karşıya kalıyor. Bu durum, sağlık sisteminin dengesizliğini gözler önüne sererken, İngiltere’nin sağlık alanındaki sorunlarının daha geniş bir analizini de gerektiriyor.
İngiltere'nin sağlık sistemi, COVID-19 pandemisi sonrası büyük bir baskı altında. Hastaneler, artan hasta sayıları ile başa çıkmakta zorlanıyor. Acil servislerde yaşanan yoğunluk, basit tedavi bekleyen hastaların bile uzun süreler boyunca beklemesine neden olabiliyor. Yapılan araştırmalar, bazı hastaların tedaviye ulaşmanın zorluğundan dolayı hayatlarını kaybettiğini ortaya koyuyor. Özellikle kanser, kalp hastalıkları ve solunum yolu hastalıkları gibi kritik alanlarda tedavi bekleyenlerin sayısı alarm verici boyutlara ulaştı.
“Ölüm sırası” tabiri, hastaların acil veya kritik durumlarda tedavi almak için beklerken hayatlarını kaybetme olasılıklarını ifade etmek için kullanılmaya başlandı. Yapılan istatistiklere göre, son yedi ay içerisinde acil servislere başvuran hastalardan, 500’den fazlası sırasını beklerken hayatını kaybetti. Bu oran, sağlık sistemindeki ciddi bir krizi gözler önüne seriyor. Üstelik, bu durumun sadece kanser hastalarıyla sınırlı kalmadığını, kalp krizi veya felç geçiren hastalardan da benzer vakaların rapor edildiğini söylemek mümkün.
Peki, bu durumun sebepleri neler? Öncelikle, NHS'nin (Ulusal Sağlık Servisi) bütçeleri son yıllarda kısıtlanmış durumda. Pandemi sürecinin getirdiği ekonomik zorluklar, sağlık bütçelerinde açığını daha fazla hissettirmeye başladı. Uzmanlar, kaynakların yetersizliği ve artan sağlık sorunları ile birlikte, bu tür trajik olayların yaşanmasının kaçınılmaz olduğunu dile getiriyorlar. Ayrıca, sağlık çalışanlarının yükü giderek artarken, birçok doktor ve hemşire de yetersiz eleman nedeniyle tükenmişlik sendromu yaşamaktalar. Bu durumda hastaların tedaviye ulaşamadığı kadar, var olan sağlık profesyonellerinin de bu ağır iş yükü altında ne kadar verimli olabileceği büyük bir soru işareti yaratıyor.
Hastaların bu ağır durumlarına karşı hala çözüm arayışları sürse de, şu ana kadar kalıcı bir çözüm bulunamamış durumda. Hükümet, sağlık hizmetlerinin iyileştirilmesi için çeşitli reformlar üzerinde çalıştığını belirtirken, uygulamaya koyduğu pek çok program, ne yazık ki yeterli düzeyde destek bulamıyor. Bu nedenle sağlık hizmetlerine erişimde yaşanan eşitsizlikler ve bekleme sürelerinin uzunluğu, maalesef ki ağır sağlık sorunlarına dönüşmeye devam ediyor.
İngiltere’de yaşanan bu kayıplar, sağlık hizmetleri üzerine düşünmeyi ve kamuoyunun dikkatini bu acil durumda odaklanmasını gerektiren bir durum. Ülke genelinde birçok hasta, tedaviye ulaşmak için sırada beklerken, bunun arka planında yatan sebeplerin üzerindeki ilginin azalması, tıbbi etik açısından da sorgulanabilir. Toplumsal bir sorun haline gelen bu kriz, İngiltere’nin sağlık sisteminin geleceği için ciddi bir tehdit unsuru teşkil etmekte.
Birçok vatandaş, hastanelerde bekledikleri süre boyunca tedavi edilmedikleri için sosyal medya üzerinden seslerini duyurmaya çalışarak, durumlarına dikkat çekmekte. Bu bağlamda, halk sağlığının korunması için acil çözümler üretmenin zamanı geldi. İngiltere halkı, sağlık sisteminin bu krizle başa çıkmasını bekliyor; zira hayat kurtarmak, herkesin hakkıdır. Sağlık Bakanlığı'nın bu konuda nasıl bir yol haritası çizeceği ise merakla beklenecek. Herkesin yaşama hakkını korumak, sağlık becerilerinin öncelikli hedeflerinden biri olmalı.
Sonuç olarak, yaşanan bu durum, yalnızca bir sağlık sorunu değil, aynı zamanda sosyal bir krizdir. Yüzlerce hasta, tedavi edilmek için beklerken yaşamları tehlikeye atılıyor. Sağlık sisteminin mevcut çerçevesinde bu tür trajedilerin yaşanmaması için önümüzdeki dönemlerde kapsamlı reformlara ve yenilikçi çözümlere ihtiyaç olduğu aşikâr. İngiltere, bu sistemin iyileştirilmesi için tüm paydaşların işbirliği içerisinde hareket etmesini bekliyor.